Cuma, Mayıs 27, 2011

Nissan, yatırıma iyice yaklaştı


ürkiye, otomotivde 14 yıl sonra ilk dev yatırıma çok yakın. Japon Nissan’ın Türkiye’de büyümesi için yatırım yapmasının kaçınılmaz olduğunu açıklayan Renault-Nissan Dünya Başkanı ve CEO’su Carlos Ghosn, 5 Temmuz’da düğmeye basmak için Türkiye’ye geliyor. Ghosn, Bursa ve İstanbul’da temaslarda bulunduktan sonra İskenderun’a gidip Oyak Grubu’nun Nissan yatırımı için önerdiği arazileri inceleyecek. Ghosn, hükümetten yatırım için daha çok “cazibe” isteyecek.

TÜRKİYE ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri haline gelmesine ve beklentilerin üstünde büyümesine rağmen 14 yıldır sıfırdan yeni bir markanın yatırımını çekmeyi başaramayan otomotiv sektörü, Nissan’la bu duruma son vermeye hazırlanıyor. Nissan’ın Türkiye’de büyümek için Renault gibi yatırım yapmasının kaçınılmaz olduğunu açıklayan Renault-Nissan Dünya Başkanı Carlos Ghosn, 5 Temmuz’da Nissan yatırımında düğmeye basmak için Türkiye’ye geliyor.

1.5 günlük yoğun ziyaret

41 yıllık ortakları Oyak Grubu’ndan ‘Herşey hazır, gelin Nissan’ı da ortak üretelim’ teklifinin ardından temmuzda Türkiye’ye gelmeyi planlayan Ghosn, Bursa ve İstanbul’da temaslarda bulunduktan sonra İskenderun’a geçecek. Ghosn, İskenderun’da Oyak Grubu’nun fabrika için önerdiği arazileri inceledikten sonra Başbakan ve Sanayi ve Ticaret Bakanı’yla biraraya gelip, “Yatırımın önündeki engelleri kaldırın” diyecek. Ghosn’a 1.5 günlük ziyaretinde Oyak Otomotiv ve Çimento Grubu Başkanı Celal Çağlar ile Renault yetkilileri eşlik edecek.

İlk sinyal Paris’te geldi

Nissan’ın Türkiye’de yatırımı düşündüğünü ilk olarak geçtiğimiz eylül ayında Paris Otomobil Fuarı’nda Renault Nissan ittifakı Başkanı Carlos Ghosn açıklamıştı. Ghosn, Türkiye pazarının artan önemi karşısında Nissan’ın da Renault gibi büyümek için yatırımı düşünmek zorunda kalacağını açıklamaştı. Bu açıklamanın ardından İstanbul Autoshow’a katılan Nissan Başkan Yardımcısı Gilles Normand da, yatırımın gündemlerinde olduğunu teyit etmişti. Normand, Türkiye’de büyümek için her türlü fırsatı değerlendireceklerini belirterek şu açıklamayı yapmıştı:

“Yatırım seçeneklerden bir tanesi. Bunun için Türkiye’de Renault’un tecrübeleri bizim için çok iyi bir örnek. Gerekli altyapı ve işbirliği fırsatlarına bakıp bir değerlendirme yapacağız. Türkiye’de yerli üretimin ne denli önemli olduğunu Renault’dan dolayı gayet iyi biliyoruz. Bugün Nissan’ın global otomotiv pazarındaki payı ortalama yüzde 5.6-5.7 civarındayken, Türkiye’de henüz yüzde 1.5 seviyelerinde. Dolasıyla Türkiye’deki peformansımızdan mutlu değiliz ve bu konuda hızlı adımlar atacağız.”

Etüt çalışmaları başlamıştı

Renault ve Nissan cephesinde bu gelişmeler yaşanırken, Renault’nun Türkiye’de 41 yıllık ortağı Oyak Grubu da, yatırımın peşini bırakmayarak, Nissan’a ortaklık teklifi yaptı. Oyak Otomotiv ve Çimento Grubu Başkanı Celal Çağlar, Ghosn’a “Arazimiz var, liman var, mühendislik ve sermaye var. Karar verin hemen yatırıma başlayalım” teklifi yaptıklarını belirterek, “Bu teklifi yaptık. İsterlerse yüzde 60 Oyak, yüzde 40 Nissan ortaklığıyla bu yatırımı yapıp, üretime başlarız” demişti. Son olarak mart ayında Cenevre Fuarı’nda görüştüğümüz Renault Euromed Bölge Başkanı Jacques Chauvet ise, Ghosn’un yatırım düşüncesini doğrulamış, Nissan’ın Türkiye’de yatırım için etüt çalışmalarına başladığını açıklamıştı.

Bursa, Renault’nun en önemli üretim silahı

OYAK Renault, yıllık 360 bin otomobil ve 450 bin motor üretim kapasitesi ile Renault’nun Batı Avrupa dışında en yüksek kapasiteye sahip fabrikası konumunda yer alıyor. Oyak Renault, geçen yıl 307 bin adetle tarihi üretim rekorunu kırarken, bu yıl ise 320 bin adet üretim hedefliyor. Üretiminin 4’te 3’ünü ihraç eden Oyak Renault’nin geçen yılki ihracatı 233 bin adete çıkmıştı. Böylece Oyak Renault, Türkiye’nin ihracat şampiyonu olmuştu. Oyak Renault bugün Bursa’da Clio 3 ve 5 kapı, Clio Grand Tour, Fluence, Megane HB ve Symbol’ü üretiyor. Eylül ayında elektrikli Fluence Z.E’nin de üretimi başlayacak.

Nissan yeni yatırımlarını Japonya dışına yapacak

NİSSAN ve Renault’un CEO’su Carlos Ghosn, döviz dengesizliğinden korunmak için Nissan’ın üretim ve üretim destek kollarını dolara bağlı ülkelere çekeceğini belirtmişti. Ghosn bu konuda şu açıklamayı yapmıştı: “Japonya’da ürettiğimiz otomobilleri, ABD ve dolara bağlı Asya ülkelerine satıyoruz. Bu nedenle maliyetleri yene değil dolara bağlı olduğu ekonomilere taşımayı planlıyoruz. Ancak, bu operasyon Japonya’daki fabrikaların kapanacağı anlamına gelmez. Aksine, bu operasyon şirketin daha da genişleyeceği anlamına geliyor. Döviz kurundaki en küçük bir dengesizlik, bizim işimizde büyük hasarlara neden oluyor. Grubumuzun diğer şirketi Renault, döviz dengesini koruyabilirken, Nissan özellikle yen-dolar dengesizliği nedeniyle büyük zorluk yaşıyor. Bu da Nissan’ın, yeni fabrikalarını ve idari harcamalarını Japonya dışında gerçekleştirmesi gerektiği anlamına geliyor. Bu ABD ya da dolara bağlı başka ekonomiler olabilir.”

Kaynak : Emre ÖZPEYNİRCİ/ hurriyet.com.tr

İhaleyi Nissan kazandı


New York Daily News'in haberine göre, New York'ta geleceğin taksi modelinin belirlenmesi için açılan ihaleyi Japon otomobil üreticisi Nissan, NV200 minivan modeli ile kazandı. Yarışta finale Türkiye'den Karsan, ABD'den Ford Motor ve Japonya'dan Nissan kalmıştı.

Dün ABD basınında yer alan haberlerde, en iddialı şirket olan Karsan'ın elendiği ve kazananın Ford ile Nissan arasındaki yarış sonucunda belli olacağı belirtilmişti.
New York'taki taksilerin yenilenmesi için yapılan ihale sonucunda ihaleyi kazanan şirket ile 10 yıllık anlaşma imzalanacak ve şirket, New York'ta sarı taksi satma hakkına sahip olacak.

New York'da trafikte 13 bin 200 ticari taksi bulunuyor.

Dün ABD’nin New York Times gazetesi, Karsan’n New York şehri tarafından açılan şehirde kullanılacak yeni taksinin belirleneceği ihaleden elendiğini yazmış, haber ismi verilmeyen bir kaynağa dayandırılmıştı.

Haberde, “ABD pazarında deneyimli olmayan Türk şirketinin tasarlanan konsepti güvenilir bir şekilde icra edip edemeyeceği yönünde endişeleri dile getiren bir değerlendirmenin ardından red kararı alındı” denilmişti. Karsan tarafından haberlere ilişkin yapılan yazılı açıklamada ise henüz kendilerine ulaşan bir resmi açıklama olmadığı belirtildi.

BMW Türkiye'de montaj tesisi kurabilir


Alman otomobil üreticisi BMW, montaj tesisi kurmak üzere aralarında Türkiye'nin de bulunduğu bazı ülkeleri değerlendirdiğini açıkladı.

Brezilya'da bir montaj tesisi kurulması olasılığını inceleyen BMW'nin genel kurul toplantısında Türkiye, Brezilya, Rusya, Hindistan veya Kore'de de bir tesis kurulmasının da değerlendirildiği belirtildi.

BMW'nin Türkiye distribütörlüğünü 1984'ten beri Borusan Otomotiv yürütüyor.

Cumartesi, Mayıs 14, 2011

Hyundai Accent Blue 1.4 Prime AT






Hyundai’nin Türkiye’deki fabrikasında üretilen ilk model olan Accent dördüncü jenerasyonu ile karşımızda. Accent isminin sonuna Blue ekini alan yeni model büyüyen boyutlarıyla bir üst sınıftan rakipler arıyor. Türkiye’li Accent’in 1997 yılında başlayan macerası üretimi süren Accent Era ile devam ederken, yeni Accent Blue Rusya’da üretiliyor. Accent Blue ilk olarak 1.4 litrelik benzinli motor ile satışa sunuldu. Ancak kısa bir süre sonra 1.6 litrelik dizel motor da Hyundai bayilerindeki yerini alacak.

Tasarım
Hyundai Accent Blue tamamen yeni bir araç haline gelmiş desek yanlış olmaz. Accent Blue’da önceki nesil Accent’lerden çizgiler bulmak oldukça zor. Agresif bir tasarıma sahip ön kısımda en dikkat çekici bölüm alt tarafı uzatılmış sis farları oluyor. Sis farlarının üst köşesinden başlayan çizgi Accent Blue’nun arka stop grubuna kadar yükselerek devam ediyor. Ön far tasarımındaki çizgileri daha önce teste aldığımız ix20’den hatırlıyoruz. Profil görünümünde, sinyalleri üzerinde barındıran yan aynalar ve yana doğru taşmış stop grubu kendini gösteriyor. Ayrıca bagaj kapağının spoiler benzeri çıkıntısı da oldukça şık görünüyor. Çift renkli stop grubu ve tamponların köşelerine yerleştirilmiş kedigözleri Accent Blue’nun arka tasarımını oluşturuyor. Bagaj kapağının dışarıdan açma düğmesinin olmaması eksiklik olarak göze çarptı. Bagaj içeriden bir kolla veya dışarıdan anahtarla açılabiliyor. Accent Blue selefi Era’dan 90 mm daha uzun ve 5 mm daha geniş. Bu büyüme aracın dingil mesafesini de 7 cm arttırmış. Bütün bu rakamlara rağmen Hyundai’nin, Blue’ya rakip olarak gördüğü Fiat Linea 19,9 cm, daha uzun ve 2.8 cm daha geniş. Ayrıca Linea’nın dingil mesafesi de Blue’dan 3.3 cm daha uzun. Bizce gerçek rakibi olan Honda City ise 5 cm daha uzun ve 1.5 cm daha geniş bir otomobil. Dış tasarımındaki büyümeyi iç mekanına başarıyla yansıtan Blue, 465 litrelik bagaj hacmiyle sınıfının ortalamalarında yer alıyor.

İç mekan
Sert plastik malzemelerin kullanıldığı iç mekanda, orta konsolun başarılı tasarımı dikkatleri üzerinde topluyor. Şık görünen ses sistemi Bluetooth desteği de sunuyor. Bu sayede telefonunuz üzerinden görüşmeler yapmanın yanında müzik de dinleyebiliyorsunuz. Ayrıca en altta bulunan USB girişi ve AUX girişi sayesinde de harici müzik çalarlarınızı Accent Blue’ya bağlayabiliyorsunuz. Prime donanım seçeneği ile gelen dijital klima orta konsolun görselliğini desteklerken, bu donanımla beraber arka tarafta oturan yolcular için havalandırma kanalı da sunuluyor. Orta havalandırma kapaklarının kapatılamıyor oluşu göze çarpan eksikliklerden. Üç kollu direksiyon simidinin arkasından rahatlıkla okunan gösterge panelinin ortasında büyük bir dijital ekran yer alıyor. Gösterge tablosunun yan tarafından kontrol edilen yol bilgisayarının bilgileri de bu ekrandan görülebiliyor. Bu düğmeye ulaşmanın çok da rahat olmadığını söyleyelim. Eşya gözü açısından zengin olan araçta arkada oturan yolcuların eşyalarını koyabileceği büyük bir hazne de ön iki koltuğun arasına yerleştirilmiş.

Motor
Hyundai Accent Blue’da yeni nesil Gamma motorlarından 1.4 litrelik olanı görev yapıyor. 6300 d/d’da 109 hp güç üreten ünitenin maksimum torku 139 Nm 5000 d/d’da elde ediliyor. 1135 kg ağırlığındaki test aracımızı hızlandırmakta zorlanmayan ünitenin atik bir sürüş sergileyebilmesi için yüksek devir bandında dolaşması şart. Test aracımızla 0-100 km/s hızlanma 13,2 saniyede gerçekleştirilebilirken 182 km/s maksimum sürate ulaşılabiliyordu. Accent Blue’nun klasik otomatik şanzımanı hızlı vites geçişleriyle beğenimizi kazandı fakat 4 kademeli olması dezavantajı. Accent Blue testimiz süresince ortalama 8.3 lt/100 km ortalama yakıt tüketimine imza attı. Sunduğu rahatlıkla büyük bir konfor öğesi olan otomatik şanzımanın tüketim değerlerinin biraz yüksek çıkmasının en büyük nedeni olduğunu belirtelim.

Konfor ve yol tutuş
Hyundai Accent Blue’nun ön süspansiyon sisteminde bağımsız Mac Pherson, arka kısmında ise çift noktadan bağlantılı torsiyon çubuğu kullanılmış. Araç yoldan gelen orta şiddetteki darbeleri başarılı şekilde emebiliyor. Yine de Accent için yumuşak bir otomobil diyemeyiz. Orta sertlikteki koltuklar yolcularının minimum sarsıntıyla konforlu yolculuklar yapmasına imkan tanıyor. Koltukların yan destekleri çok fazla yok ancak bu araçla bu desteklere çok fazla ihtiyacınız olmayacağına eminiz. Accent Blue’nun yalıtım konusunda da bir hayli yol kat ettiğini söyleyebiliriz. Araç eskisinden daha sessiz ancak içeriye yol sesi almakta hala ısrarlı. Benzinli motorun sesi ise gayet iyi şekilde yalıtılmış, sadece yüksek devirlere çıkıldığında motorun sesi duyuluyor. Accent Blue’da karşılaştığımız diz mesafesi sınıfına göre iyi olarak değerlendirilebilir.
Dingil mesafesinin artması aracın yol tutuş kabiliyetini de arttırmış. Hyundai Accent Blue, rakiplerinin çoğunun opsiyonel olarak bile sunmadığı ESP sistemini standart olarak sunmasıyla büyük övgü hak ediyor. Hayati önem taşıyan bu donanımı standart olarak sunan Hyundai, diğer firmalara örnek olmalı. Yumuşak yapılı direksiyonu ile sürücüsünü yormayan Accent Blue’nun fren performansını da beğendik.

Güvenlik
Hyundai Accent Blue’nun EuroNcap çarpışma testine bir katılımı henüz bulunmuyor. Araçta sürücü ve yolcu hava yastığı ile ESP sistemi standart olarak sunuluyor. Yan ve perde hava yastıkları Prime versiyonla beraber sunulmaya başlanıyor.