Pazar, Mart 12, 2006

Beyaz perdenin teknolojik tarihi

SİNEMANIN ORTAYA ÇIKIŞI
Sinemanın arkasında yatan temel prensibin ortaya çıkışı, İngiliz John Ayrton’un yaptığı Thaumatrope adlı oyuncağa dayanır. Thaumatrope’da bir tarafına kuş, diğer tarafına kafes resmi çizilen iki ucundan iple tutturulmuş kağıt hızla çevrildiğinde kuş kafesin içindeymiş gibi görünüyordu. Thomas Alva Edison’un 1892 yılında icat ettiği Kinetoskop’tan yola çıkan Lumiere Kardeşler, resimleri perdeye yansıtabilen Sinematograf’ı geliştirdiler.
SESSİZ SİNEMA DÖNEMİ
Lumiere Kardeşlerin Sinematograf ile çektikleri 10’ar dakikalık kısa ve sessiz filmler, sinema sektöründe rekabetin artmasını sağladı. Bu dönemde komedi, polisiye ve korku filmleri seri halinde üretilmeye başlandı. Sinemayı bir eğlence aracı olmaktan çıkarıp bir anlatım aracı haline getiren Griffith, film yapımında yönetmenin önemini ortaya koydu. Hollywood sinemasının temelleri de yine bu dönemde atıldı.
RENKLİ VESESLİ SİNEMA
1906 yılında George Albert Smith tarafından ilk renkli film sistemi olan Kinemacolor geliştirildi. 1910’da Leon Gaumont, birbirine tutturulmuş disklerden oluşan ve motor düzeneğine sahip Chronophone’u üretti ve kısa bir sesli gösteri yaptı. 1913 yılında Emil Lauste, sesi ve görüntüyü aynı anda kaydedebilen sinema cihazını geliştirdi. İlk renkli film, 1933 yılında Walt Disney tarafından çevrilen "Üç Küçük Domuz" oldu.
GÜNÜMÜZDE SİNEMA
Özellikle ses ve görüntü teknolojilerinin hızlı gelişimi sayesinde, koltuğumuza rahatça uzanıp evimizin rahatlığında sinema keyfi yaşayabiliyoruz. Sinema salonları da dev perdeler, keyifli animasyonlar, üç boyutlu teknolojiler, titreşimli koltuklar, etkileyici ses sistemleri ve dijital görüntü teknolojileriyle ziyaretçilere filmleri yaşarcasına izleme olanağı sunuyor. Bu da sinema salonlarını en cazip eğlence merkezlerinden biri yapıyor.
YARININ SİNEMASI
Gelecekte ileri teknolojiyle üretilecek gözlükler sayesinde sinema perdesi siz nereye isterseniz oraya gelecek. Ayrıca bu gözlükler direk görüntüyü göz önünde oluşturduğu için dev ekranların havasını yakalayabileceksiniz. Gelecekte sinema, belki de beyninize doğrudan bilgi aktarabilen bir yongadan ibaret olacak. Hatta dijital teknolojiler sayesinde herkes, kendi film projelerini yaratabilecek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder