Osmanlı'nın son döneminde pek revaçtaydı genç kızlara matmazel diye hitap etmek. Erkeklere mösyö, hanımefendilere madam demek de… Paris'e gitmek bir imtiyazdı, Fransız modasını takip etmek vazgeçilmez bir tutkuydu.
Fransızca konuşamamak ise en büyük eksiklikti. 18. yüzyıla damgasını vuran bu Avrupa ülkesinin kültürüne vâkıf olamamak, aynı zamanda muasır medeniyete uzak kalmak demekti. Bunun için Fransa'ya giden Jön Türkler, Aydınlanma'nın ışığını alarak döndüler vatan topraklarına. Elbette öğrendiklerini başkalarına aktarmayı kendilerine vazife addederek…
Gün geldi, Fransız ekolü etkisini kaybetmeye başladı. Tabiat boşluk kabul etmediğinden onun yerini bir başkası doldurmak için harekete geçti. Sanayi Devrimi ile birlikte yükselen değer Büyük Britanya idi artık… 19. yüzyılda üzerinde güneşin hiç batmadığı devasa bir imparatorluk çıktı ortaya. Uluslararası sistem ondan sorulur oldu kısa bir süre içinde. Ekonomiye de siyasete de kültüre de yön verdi bu başat ülke. Özellikle küresel ölçekte. Hal böyle olunca dün Fransızcayı tercih edenler için ana gaye, bu kez İngilizce öğrenmek oldu. Matmazellerin madamların yerini My Lady'ler, mösyölerin yerini de My Lord'lar aldı.
20. yüzyılın başında İngiliz imparatorluğu da dünyadan elini eteğini çekince Anglo Sakson medeniyetinin ikiz kardeşi girdi devreye. Güç merkezinin Atlantik'in öte yakasına geçişi Birinci Dünya Savaşı ile başladı, İkinci Dünya Savaşı ile kemale erdi. Artık iktisadî ve siyasî sistemin tek patronu vardı yeryüzünde. Kültür de sanat da Amerikan modeline ayak uydurdu bir müddet sonra. Şimdi moda Blue Jean giymek, Coca Cola içmek, burger yemek, Mc Donalds'a gitmek, Hollywood filmleri izlemekti. Tabii ki İngilizce konuşmak da…
İletişimin küresel ölçekte yaygınlaşmasıyla İngilizce bir dünya dili haline geldi son yüz yıldır. İnsanların anlaşabilmek için kullandıkları ortak bir dil hem de. Çoğu aydın için gelinen bu son nokta "Tarihin Sonu" demekti. Herkes ortak bir medeniyete kavuşmuştu çünkü. Aynı lezzetleri tadıyor, benzer zevklerden hoşlanıyor, aynı kültürel atmosferi paylaşıyordu. Birbirine benzeyen insanlar vardı artık yeryüzünde. Acaba?
Globalleşme bambaşka bir dinamizmi tetikledi aslında. Yerel kültürler kendilerini ifade etme, sahip oldukları zenginliği diğerleriyle paylaşma, hatta küresel ölçeğe taşıma imkânı buldu. Birbirinden uzak düşmüş coğrafyalar aralarındaki mesafeyi ortadan kaldırdı bir çırpıda. O coğrafyalarda yaşayanlar da hasretle kucaklaştı, geçmişin izlerini bir kenara bırakarak. "Medeniyetler Çatışması" tezine inat farklı kültür ve medeniyetten insanlarla "diyalog" kurularak geleceğin dünyasını inşa etme adına "ortak bir dil" arayışına girildi.
Şimdi aklıselim sahibi herkes, bu arayışın nirengi noktasında bulunuyor aslında. Özellikle de Anadolu insanı. Bir avuç "Çılgın Türk" tarihten gelen bir mirasla, sahip olduğu değerleri küresel ölçeğe taşıyıp onları diğer milletlerle paylaşmanın yolunu arıyor beş on yıldır. Farklı renklere, farklı coğrafyalara, farklı kültürel geçmişe sahip insanları "Türkçe" ortak paydasında buluşturuyor, sağdan soldan gelen moral bozucu eleştirilere inat. Üstelik "lisan öğrenmenin ve öğretmenin" stratejik öneme sahip bir değer olduğunun şuuru ve yeni bir medeniyetin inşası için gerekli en temel yapı taşı olduğunun idrakiyle dünyanın dört bir yanında fedakârca çalışıyorlar. Hem de Türkçe'yi bir dünya markası haline getirmek için…
İlk emarelerini görmek istiyorsanız bu yıl dördüncüsü düzenlenen Uluslararası Türkçe Olimpiyadı'nı izlemeniz kâfi gelecektir sanırım.
markalar
- ALFA ROMEO
- AUDI
- BENTLEY
- BMW
- BUGATTI
- CHERY
- CHEVROLET
- CHRYSLER
- CITROEN
- DACIA
- DAIHATSU
- DODGE
- ETOX
- FERRARI
- FIAT
- FORD
- GAZ
- GEELY
- HGS
- HONDA
- HYUNDAI
- JAGUAR
- JEEP
- KARSAN
- KIA
- LAMBORGHINI
- LANCIA
- LAND ROVER
- LOTUS
- MASERATI
- MAZDA
- MERCEDES
- NISSAN
- OPEL
- OSCAR
- PEUGEOT
- PORSCHE
- PROTON
- RENAULT
- SAAB
- SAMAND
- SEAT
- SKODA
- SUBARU
- SUZUKI
- TATA
- TOYOTA
- VIPER
- VOLKSWAGEN
- VOLVO
Son Yorumlar
Anadolu Ajansı Güncel Haberler
Salı, Haziran 13, 2006
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
En çok Okunanlar
-
Hyundai, İzmit'te ürettiği modellere i10'u da ekliyor. 1.1 milyar liralık yatırımla kapasiteyi 2 katına çıkaran marka, yılda 180 bin...
-
Opel yenilenen Meriva’nın testlerini Almanya’daki Nurburgring Pisti’nde sürdürüyor. Ağır kamuflaja karşın otomobilin genel hatları Insigni...
-
Ülkede Türk-Kürt çatışması çıkarmayı hedefleyen güçlerin varlığı, Türkiye kamuoyu tarafından yavaş yavaş anlaşıladursun, Haber Yönetimi tara...
-
Hızla artan akaryakıt fiyatlarıyla mücadele etmenin en iyi yolu olabildiğince sakin otomobil kullanmaktan geçiyor Geçtiğimiz yıl ülkemizdeki...
-
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Türkiye'nin kurmayı düşündüğü nükleer santrallerin 2012'den sora devreye gireceğini aç...
-
Masaüstü bilgisayar mı alıyorsunuz? • Neye ihtiyaç duyduğunuzu belirleyin. • Bir profesyonel değilseniz toplama bilgisayardan uzak durun. To...
-
Ramazan ayında İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ilçe ve belde belediyeler çeşitli sosyal ve kültürel etkinlikler düzenleyecekler. Bu etkin...
-
Geçen yıl dünyadaki her bin araçtan 14'ü Türkiye'de üretildi. Türkiye, 2006 yılında, otomotiv üretiminde dünya genelinde 16. sırada ...
-
Oyak Renault Otomobil Fabrikaları, 1 milyonuncu otomobil ihracatını gerçekleştirdi. Oyak Renault'tan yapılan açıklamaya göre, Oyak Renau...
-
Önce resimleri internete düştü şimdi de teknolojik detayları. 2009 model Volkswagen Golf'ün Ekim ayında çıkacak aracı çok daha konforlu....
Geçmiş Yazılar
-
▼
2006
(234)
-
▼
Haziran
(15)
- 3 milyon ''Mehmet'' ve ''Fatma''
- Yeşilçam'da 14 yeni film
- Dünyanın en güzel sahili Ölüdeniz
- Çılgın Türkler’in ülküsü
- Dünya'nin en büyük şirketleri
- 112’yi arayanlar yüzde elli azaldı
- Yıldız enerjisiyle çalışan pil
- Beynimizin Niçin Tamamını Kullanamıyoruz?
- Cumhurbaşkanı'nın böylesi de var!
- Dünya Kupasının ENleri
- İlk yerli otomobil Hattat 2007'de yola çıkıyor
- ÜLKELERİN BARKOD KODLARI
- Erzincan'da tabelaya Türkçe şartı
- MILLETVEKILLERIMIZIN KOMIK HATIRALARI
- Her gencin bir hedefi olmalı
-
▼
Haziran
(15)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder