Çarşamba, Ağustos 16, 2006

Nükleer santral, 2012'den sonra

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Türkiye'nin kurmayı düşündüğü nükleer santrallerin 2012'den sora devreye gireceğini açıkladı.

Bakan Güler, "Reaktörden çıkan atıklar 10 yıl civarında reaktör sahasında depolanmakta, buradan ara depolama sahalarına aktarılmaktadır. Normal şartlar altında ülkemizin kendi atıklarını son depolama tesislerine göndermeye başlaması 25-50 yılı bulacaktır. Nükleer enerji kullanan ülkelerin bundan çok daha önce atık tesislerini devreye almaları beklenmelidir" dedi. İzmir Milletvekili Hakkı Köylü'nün soru önergesini cevaplandıran Bakan Hilmi Güler, Türkiye'deki nükleer santral alanlarının belirlenmesi için 2004 yılında bir ön çalışma başlatıldığını, santral yerlerinin belirlenmesinde uygulanan kriterlerin Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın tavsiye ettiği ve çok gelişmiş ülkenin uyguladığı kriterlerin Türkiye şartlarına uyarlanması ile tespit edildiğini belirtti. "Her bir potansiyel saha, ekonomik, mühendislik, çevre ve sosyoloji olmak üzere 4 ana kategori içinde incelenen 43 ayrı kritere görev değerlendirilmiştir" diyen Bakan Güler, bu değerlendirmeler çerçevesinde Trakya ve Karadeniz Bölgeleri'nde ve İç Anadolu'da Sakarya Nehri ve Göksu Nehri çevresindeki çeşitli yerlerin incelendiğini, farklı ağırlıklara sahip kriterlerden depremsellik-fay hatları, soğutma suyu, zemin yapısı ve meteorolojinin özellikle göz önünde bulundurulduğuna dikkat çekti. "Yapılan çalışmalar sonucu Sinop sahası en uygun yer olarak öne çıkmıştır" diyen Bakan Güler, "ABD'nin 104 nükleer reaktörünün tüm atıklarının depolanması için tasarlanan Yuca Dağı projesinin maliyetinin 1983-2119 arasında 57 milyar ABD doları olması beklenmektedir. Bu, yıllık ortalama 400 milyon dolara karşılık gelmektedir. ABD'nin 2003 yılı için nükleer enerji kullanarak ürettiği elektrik enerjisi 845 milyar kilowat saattir. Bu durumda elektrik enerjisi üzerindeki atık maliyeti 0.047 cent/kWh olacaktır. ABD'de nükleer elektrik maliyetinin kWh başına yaklaşık 3 sent civarında olduğu düşünülürse atık tesisi kurma ve işletme maliyetinin elektrik üretim maliyetinin yaklaşık onbinde 5'i civarında olduğu düşünülebilir" dedi. Bakan Güler, radyoaktif atıklarla ilgili ise şu bilgilere yer verdi:

"Kullanılmış nükleer yakıtlar hem radyasyon seviyesinin yüksek olmasından hem de soğutmayı gerektirecek ölçüde ısı üretmelerinden dolayı reaktörden alındıktan sonra derin su havzalarında uzun bir müddet bekletilirler. 10 yıl sonunda kullanılmış yakıtlar yüzde 99 oranında radyoaktivitelerini kaybederler. Geriye yakıt içerisinde uzun ömürlü radyoaktif maddeler kalır. Bu yakıtlar da havuzlarda veya kuru depolama tesislerinde bakımları yapıldığı sürece güvenli bir şekilde kalabilirler. Atık konusu teknolojik olarak dünya için çözümlenmiş bir konu olarak değerlendirilmektedir ve Türkiye de diğer gelişmiş ülkelerin izlediği yolu uygulayacaktır. Reaktörden çıkan atıklar 10 yıl civarında reaktör sahasında depolanmakta, buradan ara depolama sahalarına aktarılmaktadır. Normal şartlar altında ülkemizin kendi atıklarını son depolama tesislerine göndermeye başlaması 25-50 yılı bulacaktır. Nükleer enerji kullanan ülkelerin bundan çok daha önce atık tesislerini devreye almaları beklenmelidir".

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder