Salı, Nisan 04, 2006

Sağduyu düşmanlığı

1936 yılında İspanya'da bazı aydınların iç savaşa karşı uyarı çığlıkları yükseliyordu.Çünkü akılları, vicdanları, sanatçı sezgileri ve tahlil yetenekleriyle olayların nereye doğru gidebileceğini çok iyi görüyorlardı.Ama akacak kan damarda durmadı. İspanyol halkı ikiye bölündü, iki taraf da birbirini yok edeceğine inanarak ve "Yaşasın ölüm!" diye haykırarak savaşa girdi.Sonuç, babanın oğlu, kardeşin kardeşi öldürdüğü bir nefret tırmanması ve bir milyon ölü.Yaralarını yıllarca saramayan bir ülke.
***

1941 yılında Yunanistan'da da aynısı yaşandı.İç savaşa engel olmak isteyen aydınlar kimi zaman korkaklıkla, kimi zaman ihanetle suçlandı! Akacak kan yine damarda durmadı.Sonuç: 80 bin ölü, 700 bin sürgün.
***

Dünya tarihi böyle örneklerle doludur.Bir toplumda kutuplaşma ve nefret arttıkça insanların gözünü kan bürür. Karşı tarafı tepelemekten başka bir şey düşünmez olurlar.Oysa o sırada kendilerinin, çocuklarının ve yakınlarının hayatını tehlikeye atmaktadırlar.Bir iç savaşta sadece tek taraf zarar görmez; herkesin hayatı yıkılır.
***

Bütün kalbimle Türkiye'deki her kesimin akıllı davranmasını ve bu acı deneyimlere sürüklenmemesini istiyorum. Biliyorum ki bunu söylemek zor.Çünkü internette nefret mesajları dolaşıyor. Bazıları, ortak bir düşmana karşı örgütlenmek ve şiddete başvurmak istiyor, bunun propagandasını yapıyor.Kutuplaşmanın giderek arttığının göstergeleri her gün ortaya çıkıyor.Bizim internet sitesindeki forum bölümünde bile, tansiyon giderek artıyor, genç forum üyeleri birbirlerini hainlikle suçlamaya başlıyor.Son zamanlarda aldığım bazı mesajlar da bunun göstergesi:Bir mesaj diyor ki: "Sen ve senin gibi PKK savunucuları…"Aynı gün gelen bir başka mesaj diyor ki: "Kürtlerden niye nefret ediyorsun da onları vatan haini ilan ediyorsun?"Kavgayı ayırmaya çalışan insanın yumruk yemesi gibi bir durum.İyi ki bu mesajlar sağduyulu iletilerin yanında devede kulak bile değil.
***

Ben bu ülkede insan ölümlerinin önüne geçmeye çalışanlardan biriyim.Gücüm yettiğince kardeş kavgasını önlemeye çalışıyorum.Bu ülke Türkçü, Kürtçü ve dinci kamplaşmaya gidiyor diye yıllarca haykırdım.Kulak veren olmadı.Şimdi sonuçlar ortaya çıkmaya başlayınca tedirginliği artanlar, kör bir öfkeyle oraya buraya saldırıyor.Artık "Allah akıl fikir versin!" demekten başka bir çare göremiyorum."Yaşasın ölüm!" diye bağıranlar unutmasınlar ki kendi çocuklarının ölümünü hazırlıyorlar.
Zülfü Livaneli

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder